Himalayalara trekking 2.gün

Himalayalar’da 2.günümüz

Sabah kahvaltısından sonra, 08:30 gibi yürümeye, daha doğrusu merdiven çıkarak tırmanmaya başladık. Bugün bittiğimiz gün oldu diyebilirim. Tırmanıyorsunuz, ama sürekli merdiven çıkarak, arada 20-30m merdivensiz olunca ancak nefeslendik. Devamlı merdiven çıkmaktan bir süre sonra bacaklar da isyan ediyor ve hızınız yavaşlamaya başlıyor.

Havanın sıcak olması ve tempolu olarak tırmanmaktan dolayı çok ter atılıyor. Bu yüzden sürekli üst değiştirdik. Terden ıslananı çantanın üzerine, sırtımıza tutturup kuruttuk, tekrar giydik. Genelde yürüyenler de aynı şekilde kıyı köşede hızlıca üst değiştiriyor, öyle devam ediyor. Çünkü hava hem sıcak, hem de bazı yerlerde esiyor. Terli bir şekilde devam etmek sağlıklı bir şey değil. Bolca da su tükettik. Kişi başı 4lt su tüketiyoruz, artık 1lt su da 150Rs, çorba 250-300Rs oldu. Su ve yemek kıymetli anlayacağınız. İnternet ise büyük sorun, yazıları ve fotoğrafları hazırlamak, hele yüklemek çok zor oluyor. 

Tikhedhunga’dan Ghorepani’ye geçiş

Yollar hep merdiven, ama taşlı topraklı bir merdiven, sadece köy içlerine doğru düzgün merdivenler var. Köyler arasında yol da var, ama stabilize denebilecek gibi ve jiplerle taksiler kullanıyor. Katırlar çok kullanılıyor. Yükleri taşıtmanın haricinde, katırlarla tırmanıp inenler de var. Daha çok yaş ortalaması yüksek olanlar.

Katırların haricinde bir de taşıyıcılar var. Bazı kişiler çantalarını bu kişilere taşıtıyorlar. Biz bir çantayla yürürken bittik, bu insanların 3-4 çanta taşıyanları var. İçimizi en çok acıtan da maalesef bu oldu.

Hava kararmadan Ghorepani’ye varmak için biraz telaşlandık. Yol zorladığı için yorulmuştuk, çok hızlı da yürüyemiyorduk ve orman içinde gidiyorduk. Saat 17:30 olmuştu, hava kararmıştı ki, Ghorepani girişini görünce sevindik. Tikhedhunga’da 1570m’deyken, 14km’lik yürüyüşle 2860m olan Ghorepani’deydik.

Hemen girişe yakın check point yeri vardı, kaydımızı yaptırdık. Yarın Poon Hill’e çıkacağımızı, sonra da Tadapani’ye doğru devam edeceğimiz bilgisini verdik. Hemen oradaki guesthouse ile görüştük. Oda 300Rs ve sıcak su da içerdeydi, başka yere bakmadan odayı tuttuk. Karnımız çok acıkmıştı. Hava da iyice soğumaya, hatta birden ayaz yapmaya başladı. Ama sıcak duşu da kaçırmak istemedik. Sobayı da yakmışlardı, soba başında hem yemeğimizi yedik, hem de bir güzel ısındık. Erkenden yattık ki, sabah 04:00’de kalkıp Poon Hill’e tırmanıp, güneşin doğuşunu izleyeceğiz.