Tapınaklar Şehri Siem Reap

    2 Comments

    5 Şubat – Siem Reap

    Kahvaltı sonrası Angkor Tapınaklarının Şehri Siem Reap’e götürecek otobüsümüzün servisi gelip bizi otelden aldı ve otobüs tam 12:00 da, zamanında kalktı. Firmadan memnun kaldığımız için adını yazacağım, Mekong Express Bus. Gerek hostes hizmeti gerekse sürüş emniyeti olarak memnuniyet vericiydi. Biner binmez küçük bir pakette tatlı, börek ve su ikramı da yaptılar. Biz de yolda aç kalmayalım, mola yeri nasıl olur bilmediğimiz için sandviç de yapmıştık. Fakat yol tam bir felaket, toz toprak içinde, ancak 40 km hızla gidiliyor. Arada asfalt oluyor ama kısa süreli, onun da yarısı toprak.

    Yol boyunca geçtiğimiz yerlerden manzaralar. Siem Reap’e yaklaştıkça evlerin yapısı da değişmeye başlıyor. Bahçede düğün hazırlıkları bile var.

    Akşam olmaya başladı, güneş batıyor, yolumuz da bitiyor.

    Ulaşım

    Otobüs otel görevlisininde dediği gibi 1 kez mola vererek gayet iyi gitti ve 19:00 gibi Siem Reap’deydik. Otobüsden indiğimizde çantalar toz toprak içindeydi, bagaja bile o kadar toz girmiş yani. Oradan otele gitmek için bir tuktukla anlaştık, yarın da aynı tuktukla Angkor Tapınaklarını gezeceğiz. Otele yerleşir yerleşmez, paklanıp, yemek için 15 dakikalık yürüyüş mesafesinde Night Market’in olduğu merkeze gittik. 

    Night Market, cıvıl cıvıl bir yer, renkli, barlar, restoranlar, alışveriş yerleri dolu. Biz de biraz etraftaki havayı koklamak, nasıl bir yerdir, bir bakmak için şöyle bir turladık. Sonrasında tepeden Night Market görüntülü bir yere oturup yemeklerimizi yedik, tabiiki Kamboçya birası eşliğinde… Bugünün yol yorgunluğu ve yarın da erken kalkacağımız için gece erken biter diyerek, otelimize döndük.

    6 Şubat – Angkor Tapınakları 

    Siem Reap, Kamboçya’nın turizm merkezi ve Angkor Tapınakları dolayısıyla turist akınına uğrayan bir şehir. Dün tuktukçu ile tüm gün için 15$’a anlaşmıştık. Ama sabah bir de baktık tuktukçu kendisi gelmemiş, arkadaşını göndermiş. Biz de onunla yola çıktık.

    Tapınakların bulunduğu bölge Dünya Kültür Mirası listesinde, tapınakların girişine geldiğinizde, bilet gişesinde gülümsemenizle fotoğrafınız çekilip, bilete basılı şekilde veriliyor. 1 günlük bilet 20$, 3 günlük 40$. Biz 1 günlük bilet aldık, tapınaklar arasını tuktukla geçerek dolaşacağız. Mesafeler uzun olduğundan yürüyerek gezilemiyor. Angkor Tapınakları büyük ya da küçük tur yapılarak geziliyor. Bizim de bir günümüz olduğundan, haritadaki gibi ancak küçük tur yapacağız.

    Küçük tura Angkor Wat Tapınağı’ndan başlıyoruz. Angkor khmer dilinde şehir, Wat ise tapınak demek. Angkor Wat, Siem Reap’in yaklaşık 6 km kuzeyinde bulunuyor. Girişte yerel rehberler var. İsterseniz tapınağı gezdiriyorlar. Biz de Angkor Wat için 10$’a birisiyle anlaştık. Tapınak tanrı Vişnu’ya adanarak yapılmış. Önceleri Hindu tapınağı olarak, daha sonra da Budist tapınağı olarak kullanılmış.Tapınak girişinde bir gölet var, üzerindeki köprüden geçerek içeri giriliyor. Köprü 250m, içeride 1000m yol daha var ve bu yolun sonu dünyanın sonunu anlatıyor. Ana giriş, kralın ailesinin, yakınlarının ve fillerin girişi içinmiş.

    Gökkuşağının 7 rengini ve 7 başlı yılanı simgeliyorlar.

    Girişte alışveriş tezgahları, oturup bir şeyler atıştırabileceğiniz yerler var.

    Tapınaktaki 5 kubbe, tanrıların evinin olduğu Meru dağınının 5 tepesini simgeleyerek yapılmış. Hindu inancına göre Meru dağı evrenin merkezi olarak görülüyormuş.

    Ramayana Destanı Kabartmaları

    Tapınağın koridorlarında ilerlerken duvarlarında Ramayana Destanının anlatıldığı kabartmalar görülüyor. Destan farklı coğrafyalarda farklı şekilde anlatılıyor. 

    Destana göre, Prenses Sita’nın babası olan kral, kızını ancak Tanrı Şiva’nın yayını gerebilecek bir savaşçıyla evlendireceğini söyler. Rama bu yayı çeker ve evlenirler. Fakat babasının diğer karısı hile ile Rama, kardeşi ve Sita’yı 14 yıl boyunca sürgüne yollatır. Daha sonra kötülükler kralı Ravana Sita’yı kaçırır, Rama Maymunlar kralından yardım ister, o da koruyucu Hannuman’ı görevlendirir, beraber savaşırlar, ama bir türlü öldüremezler. Rama kahine danışır, bir sürü başı olan kötülükler kralını öldürür ve Sita’yı kurtarır. Rehberinde anlattıklarıyla birleşmiş özet hali bu. Kabartmalarda da bu mücadele resmedilmiş.  Aslında karanlık ve aydınlığın mücadelesi ve aydınlığın zaferi olarak düşünülebilir.

    Hint rahipleri tapınakta meditasyon yapıyorlar, öldüklerinde ise tanrı oluyorlarmış. Tapınakta dört tane havuz var, eskiden içlerinde su varmış. 4 havuz, 4 elementi temsil ediyormuş. Su, ateş, hava ve toprak. Hangi element grubundaysanız arınmak için, o havuzun suyuna girerek yıkanılırmış.

    Ayrıca 6 tanede kütphane var. 2’si kral, kraliçe ve ailesi için, 2’si yüksek bürokratlar için, diğer 2’si ise diğer bürokratlar içinmiş.  Kralın yolu denilen havuzun ortasındaki yola, kral sadece hilal ve dolunayda olmak üzere ayda 2 kez çıkarmış.

    Tapınak duvarlarının pek çok yerini Apsara kızları  süslüyor.  Mitolojide Apsara, suda ve bulutlarda yaşan peri demekmiş. Apsaralar, çok güzel ve çok iyi dans eden doğa üstü yaratıklarmış. Tanrıların saraylarındaki yarı insan ve yarı hayvan olan müzisyenlerin eşleriymiş. Apsaralar, eşlerinin müziğiyle dansederek, erkekleri, hatta tanrıları baştan çıkarırlarmış.

    Tapınakta evrenin merkezi olarak görülen bir nokta var, biz de kendimizi bu merkeze yerleştirdik ve fotoğrafladık.

    Tapınağa her taraftan üç merdiven var ve bu merdivenler cennete çıkan merdivenler olarak tasarlanmış. Özellikli olan Sand stone denilen taşlarla yapılmış. Volkanik taşlar içeride kullanılmış. Taşları 40.000 fil taşımış, 380.000 kişi çalışmış. Çalışmak için her aileden 1 kişi alınıyormuş.

    Ve nivanaya çıkış biz de yukarıya doğru tırmandık. Tepeden manzaralar…

    Angkor Wat’tan çıktıktan sonra rehberden ayrıldık. Tuktukla diğer yerlere geçtik.

    Angkor Thom ve Ta Prohm Tapınakları

    Yaklaşık 1,5km sonra Angkor Thom ve Ta Prohm tapınakları var. Angkor Thom, büyük şehir anlamına geliyor. Kapılarda dört tarafa bakan dev yüzler var. Dev yüz, kralın yüzünü simgeliyor. Bir yüzde 3 farklı unsur bulunuyor. Buda, Hindu ve Kralın yüzü aynı anda var.

    Şehir girişinde resim ve el sanatları sergileri var, değişik ve güzeldiler, bakmadan geçemedik.

    Yine şehrin girişinde yerel müzik yapanlar,

    Ta Prohm, şehir terk edildikten sonra ağaçlar arasında ormanda kaybolmuş gibi, biz de orman girişinden itibaren ilerledik.

    Ta Prohm şehri ve Banyan ağaçları

    Şehir banyan ağaçlarının kökleriyle tamamen kaplanmış vaziyettedir. Banyan ağacı, khmer dilinde kutsal olan dilek ağacı olarak görülüyor. Öyle muhteşem görüntüler oluşmuş ki, adeta her kareyi fotoğraflamak istedim .

     

     

    Şehir içinde zaman yolculuğuna devam, tapınakta rahiplerin de bulunduğu yaşayan bölümü

    Ve yine tırmanarak ulaştığımız diğer tapınak,

    Filler Terasına doğru giderek günü sonlandırıyoruz.

     

    Bütün ülkelerin bayrakları var, bayrağımızı görünce direğe sarıldım.

    Ve tapınaklardan çıkarken günbatımı manzarası…

    Siem Reap’deki son gecemizde Night Markette yemeğimizi yedikten sonra oturup, şehrin son biralarını götürdük. Yarın sabah için Bangkok otobüs biletlerini 12$’dan, rezerve ettirdiğimiz otel görevlisinden aldık.

    2 Responses to “Tapınaklar Şehri Siem Reap”

    Bir cevap yazın

    Translate »
    %d blogcu bunu beğendi: